Denizcinin anasayfası

Ata Nutku’yu anıyoruz

Cumhuriyet döneminin ilk gemisini binbir zorlukla inşaa eden Ata Nutku'yu ölümünün 24. yıl dönümünde saygıyla ve özlemle anıyoruz.

Türk gemi yapım sanayi ve Türk gemi mühendisliği eğitiminin öncüsü Ata Nutku’yu ölümünün 24’üncü yılında anıyoruz.

Eylemleri ve yaptıkları dönemin koşullarına göre çok büyük özveri ve mücadele gerektiren Nutku’nun Mustafa Kemal Atatürk’ün izinde yürüdüğü yolun değeri yılllar geçtikçe daha iyi anlaşılmaya başlandı.

Babadan denizciydi

Ata Nutku’nun babası, II. Abdülhamit döneminde donanmada görevli Yarbay Süleyman Nutku’dur. 1890 yılında “Deniz Kuvvetleri Dergisi’ni (Deniz Mecmuası)” çıkaran Nutku, 1897’de ise “Deniz Müzesini”kurdu.
27 Temmuz 1902’de 25 ciltlik Büyük Britannica Ansiklopedisi’ni Türkiye’ye getirmeye teşebbüs ettiği için Yunanistan Preveze’ye sürgün edilen Nutku, 1911 yılında emekli oldu. Emekliliğinde de boş durmayan Nutku, 1923 yılı sonuna kadar “Osmanlı Kaptan ve Makinistler Cemiyeti’ni” kurdu ve “Deniz Gazetesi’ni” çıkarmaya başladı. “Meteoroloji Teşkilatı’nı” kuran Nutku, ardından hayata geçirdiği “Kılavuzluk Teşkilatı” ile boğazlardaki seyir düzenini tanzim etti. Böyle bir babaya sahip Ata Nutku’nun da denizden uzak kalması beklenemezdi. Nitekim öyle de oldu.

Preveze’de 1904’de doğan Ata Nutku, 1923’te Deniz Harp Okulu’nu bitirdi. Binbaşı rütbesindeyken 1928 yılında İtalya’dan alınan ilk “Tepe” sınıfı muhriplerin kabul testlerine Ansaldo Tersanesi’nde katılan Nutku,
1931 ile 1938 yılları arasında Cumhuriyet tarihinin ilk yerli yapım gemisi olan bin 250 tonluk Gölcük Yağ (Yakıt) Gemisi’ni Gölcük Tersanesi’nde bin bir zorlukla inşa etti.

Türk Devrimi’ne rağmen, dönemi askerlerinde bile Türkiye’de gemi inşa edilebileceğine olan inanç son derece düşüktü.

Ata Nutku, Nisan 1933’te dönemin Milli Savunma Bakanı Zekai Apaydın’a “Mühendis Yüzbaşı” rütbesi Gölcük Tersanesi’ne yetki verilmesi adına bir mektup yazdı.

Mektubuna, “Muhterem Vekil Beyefendi, Cumhuriyetin güneşi altında doğan yepyeni Türkiye’de her gün yeni fabrikalar açıldığını, büyük ve azimle dolu teşebbüslere girişilerek Türk elleriyle dağların delindiğini, en kör yerlere kadar çelik yolların uzandığını gördüğümüz saadet ve iftihar verici bir devirdeyiz” diye başlayan Nutku, şu satırlara yer verdi :

“Aynı tezgahlarda onlar yapıyorlar”

“Şimdiye kadar aynı tezgâhlarda 30 bin tonluk sabit havuz yapan Almanlardan ve yine aynı tezgâhlarda ve yüzde 70 bizim işçilerimizle Yavuz dretnotunu tamir etmiş bulunan Fransızları da adım adım takip etmiştik. Onların da tecrübelerine sahibiz. Çıplak arsalarda İtalyanların destroyerlerimizi nasıl inşa ettiklerini gördük. Muhterem beyefendi, memlekete semeremizi ve feyzimizi vermek için çırpınıyoruz. Projeyi Vekâlet’e gönderdiğimizden beri iki sene geçti. Erkânı Harbiye, Fen Sanat projeyi tasdik ettiler. Fakat önümüzde büyük cehalet duvarı var”

“Eğitimimiz, bilgimiz boşa gidiyor”

Vekil Beyefendi, ben ve arkadaşlarım Hollanda’daki öğrenim ve incelemelerden döndüğümüzden beri hiçbir sual ve sorguya veya imtihana tabi tutulmadığımız gibi -sene başı olmadığı cihetle- beş ay müddetle de hiçbir görevde yer almadan bekletildik. Bu aldırmazlık bizi müteessir etmekle beraber, İtalya’ya gidişimizde de yine amacımızı gözümüzün önünde tutarak ve bugün her tarafından nur saçan Türkiye’ye layık evlat olabilmek için yabancıların bütün ders alınacak noktalarını, amelenin görevlerini dahi öğrenmek koşuluyla gördüklerimizin hepsini memleketimize taşıdık. Fakat tersanede bomboş bekliyoruz. Vekil Beyefendi, Türkiye şimdiye kadar ilk defa gemi inşa etmiyor. Cehaletin ve entrikanın söndürdüğü o ocaklar ve leylek yuvası olan bacalar, bu tarihin tanıklarıdır ama ne yazıktır ki mezartaşlarıdır. Onlar şimdi bizi seyrediyorlar! Eğer biz itimat telkin edemiyorsak, neden burasını tamamiyle kapatmıyoruz? Kendimizi ve her şeyimizi vakfettiğimiz mesleğimizde emeklerimizin ve bilgimizin boşa gitmemesi ve memleket vazifemizde bizi başarılı kılmak için vereceğiniz en küçük bir fırsata ve işarete hazır olduğumuzu arz eyler ve hizmetlerimin kabulünü istirham ederim. Gölcük Deniz Fabrikalarından Yüzbaşı Ataullah Nutku.”

5 yıl sonra güzel haber

Ve o gemi bu mektuptan 3 yıl sonra denize indirilir ve 5 yıl sonra tamamlanır. Ne gariptir ki Gölcük fabrikaları bu geminin yapılmasına karşıdır. Açık açık “Bu gemi yapılmayacak, nihayet bu gemileri hurdacılara satacağız” gibi çirkin sözler de kullanılmaktadır. Gemi teknesi denize indirilirken hiçbir tören yapılmaz.

Ardından 1939 yılında İngiltere’ye gemi inşa yüksek mühendisliği eğitimine gönderilen Nutku, 10 Eylül 1943 tarihinde İstanbul Teknik Üniversitesi bünyesinde, ilk kez “Gemi İnşaatı Yüksek Mühendisliği” bölümünün açılmasına liderlik etti, dersler verdi ve 1944’te profesör oldu.

1941 ve 1942 yıllarında Gölcük ve Taşkızak tersanelerini modernleştiren Nutku, 1948’de Deniz Kuvvetleri’nden yarbay rütbesiyle emekliye ayrıldı ve 1953’te Gemi Enstitüsü’nü kurdu. Türkiye’de gemi inşasının babası unvanını kazanan Nutku, 1960’ta ordinaryüs profesörlüğe yükseldi. 1958 ve 1959’da California Üniversitesi’nde, 1969 ve 1970’te Maryland Üniversitesi’nde konuk öğretim üyesi olarak ders veren Nutku, 1974’te İTÜ’den emekliye ayrıldı. Aynı yıl TÜBİTAK Hizmet Ödülü’nü kazanan Nutku,
gemi mühendisliğine ilişkin kuramsal çalışmalarını Gemi Dizaynı (1958) ve Pistonlu Buhar Makineleri (1968) adlı yapıtlarında topladı. Nutku, 1994 yılında hayatını kaybetti.

IMEAK Deniz Ticaret Odası Gemi İnşa ve Teknik İşler Bölüm Müdürü Tansel Timur

“Gemiyi tersaneden dersaneye taşıdı”

“Ata Hoca, gemi mühendisliği mesleğinin Türkiye’deki kurucusu. Hem uygulama hem de akademik olarak örneği olmayan hocaydı ve diğer hocaların da hocasıydı. Teoman Özalp’in, ‘Ata Nutku gemiyi tersaneden dersaneye taşıyan adamdır’ dediği, inanılmaz çalışkan, gayretli ve mücadeleci bir insandı. Gölcük Yağ Gemisi’nden Kartal Araba Vapuru’na kadar birçok geminin yapımında ye en önde ya içinde olduğunu biliyoruz. O zamanlar gemi şubesi, makine fakültesinden ayrıldığında, ‘Ayrılmak isteyenler Haliç İskelesi’nde toplansınlar’ diye duyuru yapılıyor. Bize bu anıyı aktaran Prof. Dr. Kemal Karhan hocamızın da içine bulunduğu 12 öğrenci beklerlerken Taşkızak Tersanesi’nden bir motor yanaşıyor. İçinde genç Yüzbaşı Ata Nutku var. Motor hareket eder etmez makine ve güverte aksamı üzerine konuşmaya başlıyor. Yani ilk dersini bile hemen veriyor. İlk fırsatta ve her yerde öğretirdi.

TMMOB Gemi Mühendisleri Odası Yönetim Kurulu Üyesi Bülent Hüseyinoğlu

“Açtığı yoldan yürümeliyiz”

“Gemi inşaa sanayinin babasıdır Ata Nutku. Onun azmi ve inancı Anadolu’da, Türkiye’de, genç Cumhuriyet’te gemi yapılamaz denilen dönemde, kendini hor gören insanlara inat idealist Ata Nutku, ‘bunu yaparız” dedi. Türkiye Cumhuriyeti’nde uçak yapıldı, Devrim otomobili yapıldı ama hepsi engellendi. Nedenleri ortada.

Geminin içerisinde mevcut makine ekipmanları dahil bunların Türkiye’de üretilmesini sağlamamız gerekiyor. Gemi inşaatında şu an bizim rekabetçi gücümüz işçiliğimizin ucuz oluşundan geliyor fakat bu sürdürülebilir değil. Rekabetçi olmak için ekipmanların, elektronik aksamların yerli üretilmesi gerekiyor. Ona saygı duyuyorsak yapmamız gereken budur. Bunun için de kamunun destek vermesi şarttır”

TRT Okul tarafından Ata Nutku anısına hazırlanan Kilometre Taşları programını izleyebilirsiniz. 


Bunları da beğenebilirsin