Denizcinin anasayfası

Deniz ulaşımının emekçileri: Çımacılar

Her gün onlarca geminin iskeleye yanaşmasını, onbinlerce insanın güvenle yolculuk yapmasını sağlayan Şehir Hatları çalışanlarından çımacılar İstanbul Boğazı'ndaki iskelelerde hizmet veriyor.

1851 yılında Şirket-i Hayriye’nin kuruluşu ile İstanbul Boğazı’nda deniz ulaşım hizmeti kurumsal olarak başladı denebilir. İki yaka arasında deniz yoluyla sağlanan ulaşım Şirket-i Hayriye’nin kurulmasıyla şehir için önemli bir unsur haline geldi.

Halen İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne bağlı Şehir Hatları tarafından sürdürülen kent içi deniz ulaşım hizmetiyle günde binlerce kişi kıtalar arası yolculuk yapıyor.

Yoğun trafiğe çözüm sunan ve Boğaz havasının keyfini yaşatan bu ulaşım ağında birçok kişinin her gün gördüğü ancak adını pek bilmediği bir meslek grubu var: Çımacılık.

Yüzyıllık Geçmiş

Çıma, halat ucu demek. Çımacıların görevi, iskeleye yanaşan gemiyi halatlarla iskeleye bağlayıp, yolcuların gemiye güvenle inip binmesini sağlamak. Çımacılık, İstanbul’da yüzyıldan fazla geçmişe sahip.

Zaman içinde teknolojinin gelişmesiyle beraber vapurlar ve iskeleler değişse de çımacılara düşen görev hiç değişmedi. Sabahın erken zamanlarında başlayan mesaileri gecenin ilerleyen saatlerinde son vapur hareket edene kadar sürüyor. Vardiya usülü ile hizmet veren çımacılar yaz kış demeden görevlerine devam ediyor.

Zorlu Hava Şartlarında

İskeleyi ilk açan ve ilk gelen kişiler çımacılar oluyor. Görev süreleri boyunca işlerinin temelinde yatan gemi bağlama işini en hassas şekilde gerçekleştirmek zorundalar.

Yaşanabilecek en ufak bir sorun, mal ve can kaybına yol açabilir. Kurum içinde verilen hizmet içi eğitimlerle alınacak önlemler tespit ediliyor. Onlar da bu bilinçle gelen her gemiyi sıkı sıkı bağlıyorlar iskeleye. Her gün yüzlerce halatı kavrayıp düğümlüyorlar. Çımacıları en çok zorlayan durum ise halatlardan ziyade olumsuz hava şartları.

Mehmet Köksoya da on yıldır Şehir Hatları’nda çımacı olarak görev yapıyor. İstanbul’un bütün büyük iskelelerinde halat tutan Köksoya, mesleğin zorlukları hakkında şunları söyledi :

“Kış ayları daha zor geçiyor. Hava şartlarından dolayı gemilerin yanaşması daha zor oluyor ama biz hava şartları ne olursa olsun yolcuların güvenliği için iskeleye gemi geldiği sürece o gemiyi bağlamak zorundayız. Bizim görevimiz bu.”

Sürekli açık havada çalışan çımacılar yağmur kar ve don gibi hava şartlarında da görevlerini sürdürüyor, deniz ulaşımını tercih eden yolcuların güvenliğini sağlıyor.

“Çocuğunu unutan oluyor”

Her gün binlerce yolcunun uğrak yeri iskelelerde oluşan ilginç ayrıntılar dikkat çekiyor.

Bugünlerde Karaköy iskelesinde görevini sürdüren Mehmet Köksoya, gemide bebek bile unutulduğunu şöyle anlatıyor:

“Genelde insanlar çok fazla eşya unutuyor. Bazen eşya unutmayı da bırakıyorlar çocuklarını unutuyorlar. Bir keresinde ağlayan bebeği unutmuşlardı gemide. En son kaptan köşkünde kaptan elinde çocuğu gösteriyordu ‘Arkadaşlar bu çocuk kimin çocuğu’ diye. Zaman zaman böyle ilginç olaylar oluyor ama üstesinden gelebiliyoruz” dedi. İBB Şehir Hatları47 iskele de 107 personelle çımacı hizmeti veriyor.


Bunları da beğenebilirsin