Denizcinin anasayfası

Akdeniz’de Türk gemisine hukuk dışı arama

Yunan bir komutan tarafından sevk ve idaresi gerçekleştirilen İrini Harekatı’nda görevli bir Alman fırtakeyni, Türkiye’den Libya’ya gıda ve boya gibi muhtelif maddeler taşıyan bir gemiyi Doğu Akdeniz’de durdurarak, uluslararası hukuka aykırı bir şekilde saatlerce aradı.

Arkas Holding’e ait Türk bandıralı ROSELINA-A gemisi taşıdığı insani yardım malzemeleri ile İstanbul’dan demir alarak Libya’ya hareket etti.

Gemi, dün gece Yunanistan Deniz Kuvvetlerinden bir komutanın sevk ve idaresinde yapılan İrini Harekatı’nda görevli bir Alman fırtakeyni tarafından Mora yarımadasının güneybatısında uluslararası hukuka aykırı bir şekilde durduruldu.

Deniz hukukuna göre, gemilerde arama yapabilmek üzere gemiye personelin çıkması için bayrak devletinin rızasının alınması gerekiyor. Türkiye’den böyle bir izin almadan Hamburg Fırkateyni’nin personeli gemiye helikopterden iniş yaptı.

Personelin gemiye helikopterden inişi ve Hamburg Fırkateyni’nin ROSELINA-A gemisi çevresindeki hareketleri de gemi personeli tarafından cep telefonuyla anbean kaydedildi.

Geminin süratini düşürterek, yolundan engelleyen askerler Türkiye’den izin almadan, yapılanın hukuki olmadığı yönünde yapılan tüm ikazlara uymayarak gemideki tüm konteynerleri açarak aradı. Sabahın ilk ışıklarına kadar süren aramanın ardından gemide insani yardım malzemesi, bisküvi gibi gıda maddeleri, boya gibi maddeler dışında bir şey olmadığını anlayan askerler gemiden ayrıldı.

Gemi Misrata Limanı’na doğru seyrine devam ederken, Türkiye’nin konuyla ilgili uluslararası kuruluşlar nezdinde girişimlerde bulunacağı öğrenildi.

Güvenlik kaynakları da konuya ilişkin yaptıkları değerlendirmede, İrini Harekatı unsurlarının bayrak devletinin rızası olmadan gemiye çıkmasını hukuka aykırı bir davranış olarak nitelendirdi. Yaşanan skandal nedeniyle geminin saatlerce Akdeniz’de ağır deniz şartlarında maruz bırakıldığını belirten kaynaklar, olay nedeniyle açık denizlerin serbestisi ilkesinin de açık olarak ihlal edildiğini vurguladı.

 Tartışmalı harekat: İrini

İrini Harekatı, Birleşmiş Milletlerin (BM) Libya’ya yönelik silah ambargosunun denetlenmesi için Avrupa Birliği (AB) tarafından Akdeniz’de başlatılan tartışmalı bir operasyon olma özelliği taşıyor.

2292 No’lu BM Güvenlik Konseyi kararında meşru hükümet Milli Mutabakat Hükümeti ile istişare ve izin zorunlu kılınmış olmasına rağmen başlatılan İrini Harekatı, taraflı ve yasa dışı bir operasyon olarak tepki çekiyor.

Bazı Avrupa ülkeleri, AB fonlarından yararlanabilmek için operasyona ses çıkarmazken, daha cesur davranan bazı ülkeler ise tepkilerini koyarak operasyondan çekiliyor.

“Esefle karşılıyoruz”

Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Hami Aksoy, Türk bayraklı geminin Doğu Akdeniz’de izinsiz aranmasına ilişkin, “Silah ambargosunu ihlal etmediği görülen gemimizin ağır hava şartları altında saatlerce güzergahından alıkonulmasını, ayrıca denetleme sırasında personele adeta suçlu muamelesi yapılmış olmasını esefle karşılıyoruz. Yetkisiz ve güç kullanılarak yapılan bu eylemi protesto ediyoruz. Bundan doğabilecek zarar ve kayıplara karşı ilgili gerçek ve tüzel kişilerin her türlü tazminat hakkı tabiatıyla saklı olacaktır” açıklamasını yaptı.Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Hami Aksoy, Türk bayraklı ticari geminin Irini Harekatı kapsamında Türkiye’nin rızası olmadan denetime tabi tutulması hakkında yazılı açıklama yaptı. Aksoy, Irini Harekatı’nın, AB tarafından yürütülen; ancak amacı ve faydası tartışmaya açık bir harekat olduğuna dikkat çekerek, “Bu harekat çerçevesinde dün (22 Kasım) ‘Hamburg’ isimli Alman savaş gemisi, Ambarlı Limanından Misurata’ya boya, boya malzemesi ve insani yardım malzemesi taşımakta olan ‘MV Roseline A’ adlı Türk bayraklı ticaret gemisini sabah saatlerinde ayrıntılı şekilde sorgulamıştır. Kaptan işbirliği göstererek geminin yükü ve seferi hakkında ayrıntılı bilgi paylaşmıştır. Buna rağmen saat 17.45’te Irini Harekatı silahlı unsurları tarafından gemiye çıkılarak uzun saatler süren bir denetleme yapılmıştır. Tüm personelin, kaptan dahil, zorla üstleri aranmış, bütün personel bir yerde toplanarak alıkonulmuş, kaptanın başına silahlı asker dikilerek, zor kullanmak suretiyle konteynerler aranmıştır. Sözkonusu müdahale, ne bayrak devleti olarak ülkemizin, ne de gemi kaptanının rızası alınarak gerçekleştirilmiştir. Kaptanın taşınan kargonun niteliğine dair beyanlarına rağmen, muğlak bir şüphe üzerine başlatılan ve geceyarısı sonrasına kadar devam eden bu müdahale, ancak ülkemizin ısrarlı itirazları üzerine sonlandırılmıştır. Silahlı personel sabaha kadar ticaret gemisinde beklemiş, sabah saat 09.38’de gemiyi terketmiştir” dedi. 

“Protesto ediyoruz”

Söz konusu müdahaleye tepki gösteren Aksoy, “Silah ambargosunu ihlal etmediği görülen gemimizin ağır hava şartları altında saatlerce güzergahından alıkonulmasını, ayrıca denetleme sırasında personele adeta suçlu muamelesi yapılmış olmasını esefle karşılıyoruz. Yetkisiz ve güç kullanılarak yapılan bu eylemi protesto ediyoruz. Bundan doğabilecek zarar ve kayıplara karşı ilgili gerçek ve tüzel kişilerin her türlü tazminat hakkı tabiatıyla saklı olacaktır. Uluslararası sularda ticari gemilere müdahale edilebilmesi için bayrak devletinin rızasının alınması esastır. Libya silah ambargosuna dair BMGK kararları bu yükümlülüğü ortadan kaldırmamaktadır. AB’nin ne meşru Libya hükümetiyle, ne ülkemizle, ne de NATO’yla istişare etmeden başlattığı Irini Harekatının tarafsızlığı halihazırda tartışmalıdır. Hal böyleyken, ülkemizden Libya’ya taşımacılık yapan gemilere uygulanan bu çifte standartlı ve hukuk dışı muamele asla kabul edilemez. Daha önce de birçok kez belirttiğimiz gibi İrini operasyonu taraflı bir operasyondur. Darbeci Hafter’e gelen silah desteklerini denetlemeyen, keyfi uygulamalarda bulunulan, meşru Libya hükümetini cezalandırmaya yönelik bir harekattır” ifadelerini kullandı.

“Yapılan saygısız davranışı kınıyoruz”

Türk Deniz İş tarafından konuya ilişkin şu görüşlere yer verildi: “Sendikamızın örgütlü olduğu Türk bayraklı Roselina-A gemisine Hamburg Fırkateyni askerlerinin hukuksuz olarak çıkışını ve deniz emekçilerine yapılan saygısızca davranışları tüm Türk denizcileri adına kınıyor, yetkililerin konu ile ilgili girişimlerini takip ediyoruz.”

 

 


Bunları da beğenebilirsin