Milliyet’in haberine göre 16 kişilik mürettebatta bulunan geminin 2. Çarkçısı(makinecisi) Suriyeli Münir Fanssa, “5 ayda bir kez maaş aldık. Sigortamız olmadığı için yapayalnızız” dedi. Uluslararası Taşımacılık Sendikası, 10’u Azerbaycan, 3’ü Türk ve biri Suriyeli 16 kişilik mürettebatın uluslararası denizcilik kurallarıyla korunduğunu ve gemiye haciz konulabileceğini söyledi.
Rusya’nın Karadeniz’de ki en büyük limanı Novorossiysk’den aldıkları 3 bin ton dökme soda yükünü İstanbul’da ki Ambarlı limanına getiren M/V Natalia, 19 Aralık gecesi fırtınaya yakalanmıştı. 118 metrelik kargo gemisi güverteye ulaşan dalgalar ve şiddetli fırtına nedeniyle ilerleyemezken, Azeri kaptan Haijev Faig İstanbul Boğazı’na girebilmek için yoğun çaba sarf etmişti. Makineleri çalışmayan gemi Şile’nin Karaburun Feneri yakınlarına demir atarak durabilirken kayalıklara oturmuştu. Kıyı Emniyeti Genel Müdürlüğü’ne bağlı ekiplerin yoğun çabası sonucu kurtarılan 16 kişilik mürettebat armatör firma tarafından Sirkeci’de ki bir otele yerleştirildi. Türk mürettebat, başçarkçı Selahattin Açıkgöz, makineci ve aşçı İsmail Yasa Açıkgöz evlerine dönerken Azeri, Hintli ve Suriyeli 13 kişinin bekleyişi sürüyor.
“Karadeniz bizi çok korkuttu”
Karadeniz’in dev dalgalarıyla 13 saat mücadele ettiklerini belirten Suriyeli Münir Fanssa, yaşadıklarını Milliyet’e anlattı. 31 yaşındaki 2. Çarkçı Fanssa, “ 2 gün önce Novorossiysk’den yola çıkmıştık. Gece 22.00 sıralarında hava patladı ve dalgalar gitgide güçlendi. 04.00’a kadar kendi çabamızla mücadele ettik ama artık dayanamaz hale geldik. Vardiyasında olmayan mürettebat bile diken üstündeydi. Herkes görev yerlerinde ya da köprü üstünde korku içinde bekliyordu. Daha fazla ilerlemeden bir yerlere sığınmamız gerekiyordu ama makine arızası yaşandı. Gemi karaya oturduğunda kurtulacağımıza inandık. Türk kurtarma ekibi gerçekten çok güzel bir iş yaptı ve bizi sorunsuz karaya çıkarttı.” dedi.
“Hakkımı almadan dönmek istemiyorum”
Halep Üniversitesi Makine Mühendisliği bölümünü bitirdikten sonra 10 yıldır gemilerde çalıştığını söyleyen Fanssa, “ Gemi sahibi ile 6 aylık kontrat yaptık. 5 ay içinde sadece bir kez maaş aldık. Türk eşime ve 7 aylık çocuğuma para yollayamadım. Daha çok yabancıların çalıştığı gemide hiçbir yabancının sigortası da yok. Birikmiş maaşlarımı almadan gitmek istemiyorum. Ucuz atlattık, hepimiz ölebilirdik. Armatör şirket bizi otele bıraktı ve hiç ilgilenmiyor. Arkadaşlarım da destek verirse Uluslar arası Taşımacılık Sendikası ile görüşerek tüm haklarımı kullanmak istiyorum” dedi.
ITF Yetkilisi:
“Dilekçeleri toplayarak gemiye haciz koyabiliriz”
Gemicilerin yasal haklarının korunması için kurulan ITF(Uluslar arası Taşımacılık Sendikası) Türkiye yetkilisi Muzaffer Civelek ise, “ Çalışanlar sigortaları olmadığını söylediler, eminin sigortası var mı bilmiyoruz. Mürettebat birikmiş maaşları ve primleri için herhangi bir limanda ITF’e başvurabilirdi. Şimdi dilekçeleri verirlerse gemiye haciz koydurarak alacakların tahsil etme yoluna gidebiliriz.” dedi.