İMEAK Deniz Ticaret Odası (DTO) ve Gemi İnşa Sanayicileri Birliği’nin (GİSBİR) ortaklaşa düzenlediği “Maritime Business Dialogue” toplantısında konuşan İMEAK DTO Yönetim Kurulu Başkanı Tamer Kıran, Türkiye’nin gemi inşa alanındaki tecrübesini AB ile paylaşmak istediklerini söyledi.
AB Komisyonu Ulaştırmadan Sorumlu Komiseri Violeta Bulc’un başkanlığındaki toplantıda Kıyı Emniyeti Genel Müdürü Durmuş Ünüvar, Deniz Ticareti Genel Müdürü Okay Kılıç, İMEAK Deniz Ticaret Odası Meclis Başkanı Salih Zeki Çakır, yönetim kurulu üyeleri, ve AB delegasyonundan temsilciler ile sektör paydaşları hazır bulundu.
Toplantı, İMEAK Deniz Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Tamer Kıran’ın açılış konuşmasıyla başladı.
“Teknoloji kapasitemizi geliştirmeyi sürdürüyoruz”
Kıran yaptığı konuşmada şunları söyledi :
“Türkiye Cumhuriyeti’nin ilk defa Avrupa Ekonomik Topluluğu’na başvurmasının üzerinden 60 yıl geçti. Denizcilik ile ilgili çoklu ulusal denizcilik konvansiyonlarında bir araya geliyoruz. Bu çalışmalardan mutluluk duyuyoruz. Türkiye Denizcilik sektörü olarak IMO’nun tüm çalışmalarını yakından takip ediyoruz. Türkiye denizcilik sektörünün balast suyu yönetiminde elde ettiği başarıların sülfür ve sera gazı konusunda da elde edeceğine inanıyorum. Çalışmalarımıza devam ediyoruz. Teknoloji kapasitemizi de geliştirmeye devam ediyoruz. Dünya’daki 90 bin aktif geminin 60 bin uluslararası kurallara tabi. Mevcut kükürt hizmet merkezlerinin 2020 taleplerini karşılamaktan uzak olduğunu biliyoruz. Özellikle Balast Suyu yönetiminde iş birliği yapmalıyız.
“AB, deneyimlerimizi biliyor”
“AB, gemi inşa alanında, retrofit tamiri ve sökümü alanındaki deneyimlerimizi biliyor. Bu kapasitemizi AB’de de kullanmak istiyoruz. Böylelikle hepimize yeni kapılar açılacak. Uzakdoğu pazarları ile de rekabet etmek istiyoruz. Bu pazar dünya denizciliğinde bir alternatif oluşturabilir. Türkiye’deki tersaneler, AB deniz şirketleri tarafından tercih edilebilir. Maliyet olarak ucuz bir pazarız. AB şirketlerini Türkiye ile çalışmaya davet ediyorum. AB’den gemi inşa, tamir ve retrofit konusunda çok daha uygun maliyetlerle karşılayacağımıza inanıyorum. Bu anlamda AB ile iş birliği yapmaya hazırız. Tersanelerimiz uygun, kalifiye ve eğitimli personellerimiz var. Çevre dostu, ekonomik ve modern gemilerin inşasında eğitimliyiz”
Finansmanda AB’nin dikkatini çekmek istiyoruz”
“En büyük sorunumuz finansal kaynak üretebilmek. AB’nin bu konuda dikkatini çekmek istiyoruz. Bu inisiyatifler özel sektör tarafından ödüllendirici görülmüyor. IFA fonlarının bu konuda önemli olduğunu düşünüyorum. IFA fonları AB – Türkiye iş birliğinde geliştirilebilir. Bu tür finansal desteklerin çarpan etkisini unutmamak gerekiyor. Hibe ve kredi anlamında bu destekler verilebiliyor. Türkiye, AB’nin ortaklığı ya da iş birliğiyle birlikte global sorunların çözümlerine katkıda bulunacaktır. Denizcilik sektörümüzü yeni nesil teknolojilerle donatabileceğiz. Bizim iş birliğimiz ortak çıkarlarımızın daha da ilerletilmesine yönelik bir değer katacaktır. Biz iş birliği konusunda gayet heyecanlıyız. Ortak üretim yapma hevesindeyiz. Böyle girişimlerle birlikte Türkiye ve AB arasındaki entegrasyon ve uyumlaşmaya katkıda bulunabiliriz. Böylelikle yeni ufuklar açılacaktır”