Denizcinin anasayfası

Canca : ‘Her şey mış gibi yapılıyor’

GEMİMO 2. Başkanı Yaşar Canca, "Suçlama kültüründen önce olayların analiz edilerek tekrarının önlenmesi temel amaç olmalıdır" dedi.

İMEAK Deniz Ticaret Odası’nın (DTO) desteğiyle, Türk Armatörler Birliği (TAB) tarafında düzenlenen “Günümüz Deniz Taşımacılığında Makine Hasarları, Çıkarılan Dersler ve Alınabilecek Önlemler” seminerine katılan TAB Mükemmeliyet Merkezi İcra Kurulu Üyesi ve TMMOB Gemi Makineleri İşletme Mühendisleri Odası (GEMİMO) 2. Başkanı Müh. Yaşar Canca, “Bizdeki temel sıkıntılardan bir tanesi bir olay olduğu zaman genellikle suçlu ararız. Suçluyu bulur yargılarız. Oysa bizim genellikle ana sebebi bulup tekrar ortaya çıkmasını engellememiz gerekiyor. Onun için de suçlayıcı kültürden uzaklaşarak daha çok analiz edip kendimizdeki eksiklikleri bulup kendimizle yüzleşmemiz gerekiyor” dedi. Gemilerde yaşanan arızalardan örnekler veren Canca, bunların nedenleri ve sorunların önüne nasıl geçileceğine dair fikirlerini paylaştı.

Suçlamak yerine analiz etmek

İşletmelerin kuruluş aşamasındaki amaç ve öngörüleriyle yöntemlerinin o şirketlerin sistemde kalış ve süreklilikleri için çok önemli oldunu belirten Canca, “Ülkemizdeki şirketlerin ve teknik ekiplerin bu açıdan analiz edilerek değerlendirme yapmaya ihtiyaçları vardır. Birimizin başına gelen bir olayın diğerimizin başına gelmeyeceği şüphesiz belirsizdir. Suçlama kültüründen önce olayların analiz edilerek tekrarının önlenmesi temel amaç olmalıdır” diye konuştu.

Yetişmiş eleman sıkıntısı

Denizcilik sektöründe yetişmiş eleman havuzunun sayısal olarak gelişmesine rağmen kalite konusunda çok zayıf kalmasının ve mesleki yetersizliklerinin yanısıra makine kitaplarının okunmaması, iş yapılırken hazırlık yapılmaması, ezber bilgilerin geçerli olması ve mesleki hataların cezasının olmamasının kazaların nedenlerinden olduğunu belirten Canca, “Teknoloji üretmeyen ülkemizdeki eğitim kurumlarının verdiği eğitimlerin ders geçme ve sınıf geçme sisteminde uygulanan bağıl değerlendirme sistemi nedeni ile öğrencilerin sürekli ortalama ile mezun olmaları ve meslekte de bunun yeterli olacağını içgüdüsel olarak kabul etmeleri, karmaşıklaşan gemi ekipmanları için sadece çalıştıran insanların istenmesi. Bakım ve tamirlerin daha uzman ekiplerce yapılması zorunluluğundan kaynaklanan yetersiz insanların da çalıştırıcı olarak gemide olmaları nedeniyle eylem veya eylemsizliklerinin sonuçları ile yüzleşmedikleri için sürekli tekrarlar karşımıza çıkmaktadır” dedi.

GEMİMO denetlemeli

Bazı çalışanların denizcilik meslek değerlerinden uzak olmaları ve etik konusundaki yetersizlikleriyle beraber deniz örf ve adetlerinden haberdar olmaları ve dolayısıyla da yaptıkları işe saygı duymamalarının ciddi sorun olduğunu dile getiren Canca, “öğrencilerin itici motivasyonun para olması ve mezunların yüzde 95’inin olayın para boyutu ile ilgilendikleri kadar mesleğin tamamı ile ilgilenmemeleri. Kimse kendisini geliştirmek için zaman ve emek harcamıyor. Para isterken en yükseğini istemeyi hak gören çalışanlar mesleklerine saygı duymayı bırakın küfür etmektedirler. Mesleki denetimlerin maalesef olmaması. Bilindiği gibi ülkemizde deniz insanının belgelendirme ve değerlendirme yetkisi STCW sözleşmesi tarafı olarak Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı’ndadır. Önceki yıllarda bakanlığın içerisindeki denizcilik adı bile artık bize çok görülerek kaldırılmıştır. Dolayısı ile mesleki yeterlilikleri meslek odalarından alınmış ve sadece deniz insanları disiplin komitesi ile kontrol edilmeye çalışılmaktadır. Halbuki mesleki yeterlilikleri meslek insanlarının bir arada olduğu ve anayasa ile kurulmuş olan TMMOB GEMİMO tarafında denetlenmesi gerekmektedir” diye konuştu.

Her şey “mış” gibi yapılıyor

Gemi işletmecilerinin ve sahiplerinin maliyet hesaplarında makine bakımlarının felsefi olarak önemsiz bir yer tuttuğunun altını çizen Canca, “Çalışıyorsa dokunmayın, çalışan ekipmanı neden sökersiniz, çalışıyorsa neden yedek parça istenir gibi yaklaşımları da denizde çalışanların mesleğe olan ilgilerini törpülemekte ve hatta yok etmektedir. Sanayi 4.0 konuşulan günümüzde, ülkemizde hala eğitim sisteminin ezberciliği mesleğe atılan insanları araştırmacılığı adeta gereksiz ve zaman kaybı olarak görmelerine sebep olmaktadır. Her şey mış gibi yapılıyor. Teknoloji bize daha iyi mühendislere ihtiyacınız var diye bangır bangır bağırırken duymazlıktan gelerek veya meslek odalarının etkinliğinin azaltılarak kaliteli insan yetiştirilmesine, mesleki denetimlerle mesleklerin gelişmesine engel olmayı bir marifet olarak görmekteyiz. Yeni nesilin temel sorunu olan sisteme olan bağlılığının zayıflığı konusunda fazlaca bir şey yapılmaması. Buradaki en temel unsur, ortak çıkar ve gelecek konusunda ikna edilememeleri. Bu konuda deniz insanları kadar işverenlerin de hataları vardır.

Z kuşağını atlamayalım

İnsanların ortak büyük resme ve geleceğe olan birliktelik inançları sağlanmadığı takdirde, sadece meslekletin değil büyük şirketlerin, ulusların ve hatta devletlerin bile sıkıntı yaşayacağına dikkat çeken Canca, Z kuşağıyla ilgili olarak da şunları söyledi : “Bizim zamanımızda gemi milli servetti. Kimin olduğu önemli değil. Armatörünü bilmezdik. Ama milli servetti. İşte o milli servet değil artık. Burada çalışanlar kadar onu çalıştıranların da sorumluluğu vardır. Bu da çözülmesi gereken 21. yüzyıl problemidir”


Bunları da beğenebilirsin