Sadece Denizcilik Dergisi’nde
Konuşmasına başlarken bu tür etkinliklerin çok faydalı olduğunu vurgulayan Hüseyin Halıcı, şöyle konuştu: “ Siz bir yol ayrımındasınız, seçtiğiniz bir yol var aslında ama bu yolda hedefe doğru yürürken kafanızda acabalar oluşmasın diye size yardım etmek benim asıl amacım. Ben iletişim kurduğum insanlarla empati yaparım ki onları daha iyi anlayarak aynı açıdan bakabilme şansını yakalayayım. Kendimi de sizin yerinize koyarak bir lise öğrencisi olduğumu düşünüyorum. Derdinize ortak olmak istiyorum ki sizin geleceğinizden daha önemli bir şey yok. Dolayısıyla sizi çok iyi anladığımı bilmenizi isterim. Önünüzde bir gelecek var ve siz zaten ilk adımı atmışsınız. Ancak burada çok şanslı olduğunuzu söylemek istiyorum, sizi anlayan ve dinleyen öğretmenlere sahipsiniz. Pozitif bir öğretmen kadronuz var. Bunu söylemeden geçemeyeceğim.”
“Dünyamız zihin üzerine kurulu”
Geleceğe hazırlanma konusunda bilgi veren Halıcı, geleceğin bir sınav olduğunu söyleyerek, “Eğer her şeye hazırsanız, iyi çalışmışsanız bir sınavdan korkmanıza gerek kalmaz ya da tam tersi. İşte geleceği de bir sınav olarak düşünür ve iyi hazırlanırsak başarılı olabiliriz. Dünya sürekli değişiyor, 2-3 senede bir çağ atlar olduk. Benim 10 yıl sonrasını düşünüp buna hazırlıklı olmam gerekiyor siz de öyle. Sizin şu an alacağınız kararlar geleceğinizin bambaşka bir hal almasına yol açar. Burada bahsettiğim meslek seçimi elbete. O yüzden bu sınavın neresinde olacağınıza karar vermeniz lazım öncelikle. Sizin artık neredeyse şekillenmiş olan geleceğinizi üniversite okuyarak taçlandırmalısınız. Üniversite bir seçim olmamalı zorunluluk olmalı. Size başka bir bakış açısı kazandıracaktır. Ayrıca dünyamız artık zihin üzerine kurulu. Aklı kullanmak bu sebeple önemli hale geliyor yani mesleğinizi kendinize uygun belirlerseniz doğru seçim size başarıyı getirecektir” dedi.
“Müteahhit olmak istiyordum”
İTÜ MTAL Okul Müdürü Hüseyin Toros’un doktora yapmaya nasıl kara verdiğini sorusunu Halıcı, şöyle cevapladı: “Ben orta okuldayken müteahhit olan bir akrabam beni etkiledi. Lisedeyken puanlarımın yüksek olduğunu görünce elektrik elektronik mühendisliğini yazdım, hatta tıp tercihimi değiştirerek yaptım bunu. Hayalimde müteahhit olmak vardı ama elektrik mühendisliğine girdim. Okul bitince fark ettim ki ben okulu seviyorum. Yüksek yapayım dedim yüksek lisansın ilk senesinde de derslerimi verince Türk Telekom’da çalışmaya başladım. Türk Telekom izin veriyordu yüksek lisans ve doktora programlarına girmeye. Yüksek lisanstan sonra doktorayı da bitirdim daha sonra kendi şirketimizin temellerini attık. Doktorayı yapmamdaki ana sebep bilime inanan biri olmam. Hiç pişman olmadım gayet gururluyum doktora yapmış olmaktan.”
“Gelecek bilgi ve dijital dünya üzerine kurulu”
Başarılı olmak için tavsiyelerde bulunan Halıcı, “Eski çağları değerlendirdiğimizde en büyük adımların şu an yaşadığımız toplum 5.0 döneminde atılacağını söyleyebiliriz. Şimdilerde 100 belki de 150 yıl sağlıklı yaşamaktan bahsediliyor. Bunlar gerçekleşecek dolayısıyla bu hızda değişen dünyada geleceği daha çok önemsememiz lazım. 1 yıl bile bu çağa ayak uyduramazsak çok geride kalırız. Gelecek bilgi ve dijital dünya üzerine kurulu. Her meslek sürek değişecek ancak teknik bilimler değişmez. O yüzden bu mesleğin en büyük farkı budur. Mühendislikte sürekli insan faydası gözetiliyor bütün işler insanlara fayda sağlamak adına yapılıyor. Sonuçta geleceği görüp iyi yetişmek için yenilikçi ve yaratıcı olmalıyız. Böyle olmazsak standartlıkla başarıyı beklemeyelim. Peki başarı nasıl gelir buna değinelim. Başarı için pozitif bakış açısına sahip olmak, pes etmemek, hırslı olmak, yaşam boyu öğrenme isteği, çok sorgulamak, analiz yapmak, merak etmek, objektif olarak değerlendirme yapmak, hata kabullenmek, eleştiriye açık olmak, insiyatif almak ve en önemlisi sabırlı olmak gerekir. Bunları yaparsanız başarılı olursunuz. Bir de mütevazı olmak çok önemli. Bu konuda Hüseyin Toros hocanızı örnek alın. Sırf objektif olup hata kabullenmek bile başarıyı yakalamada önemli bir adım attırır sizlere. Hata kabullenmek de olumlu yönde gelişmenizi sağlar. Bu kolay değil fakat inanın çok kıymetli” diye konuştu.
“Pandemi gelişmek adına bir fırsat yarattı”
Toros’un pandemi dönemini değerlendirmesi ve bu dönemin bir fırsat olduğu konusunda ne düşündüğünü sorması üzerine Halıcı, “Kesinlikle bir fırsat. Bir deprem düşünelim ki bu deprem en sağlam binaları yıkacak güçte olsun. Sonucunda ne olur yeniden inşa süreci başlar. Pandemi de böyle bir fırsat doğurdu. Ülkelerin hepsi eşit derecede etkilendi ve bu yeniden inşa döneminde eğer aklımızı kullanır ve birlik içinde ilerlersek kendimize ve ülke adına özellikle büyük bir fayda sağlayacağını düşünüyorum. Gelişmiş ülkelerde yorgun ve yaşlı nüfus var ancak öbür tarafta genç ve dinamik bir nüfus var. Onları yakalayabiliriz. Tıpkı şu an Çin’in Amerika’nın ticaret hacmine yaklaşmış olması gibi. Türkiye’de bu noktada avantajlı bir yerde. Bizim esnek bir yapımız var ve yardımsever bir ülkeyiz. Büyük bir avantaj diye düşünüyorum” diye yanıt verdi.
“Staj imkanı sunmak isteriz”
Behçet Çevik’in Sivil Toplum Kuruluşları ziyaretleri konusunda soru sorması üzerine Halıcı, “Ben ancak mezun olduktan sonra iş hayatını görebilme şansını yakaladım. Ama bunu önceden yakalama fırsatı bulanlar için kuruluşları, fabrikaları ve firmaları ziyaret etmek çok faydalı olacaktır. Sizlere staj imkanı sunmak da isteriz. Öğrencilerimiz bu pandemi dönemi sonrasında gelip görsünler, deneyim kazansınlar, çok seviniriz” şeklinde yanıtladı.
“Yapay zeka sınırlı bizim geleceği kuracak insanlara ihtiyacımız var”
Çevik’in iş hayatında karşılaşılmış bir anıyı hatırlatması üzerine Halıcı, “Bir iş almıştık. Ben çok seviniyorum tabi buradan yürürüz diyorum yolumuz açık. İşi aldığım adam dedi ki burada sen çalışmayacaksın sahada çalışacak birini yollayacaksın bana. Senin doktoran var iyi eğitim almışsın ama kimi yollarsan sen osun dedi. O an benim hayat felsefemi değiştirdi ve güçlendirdi. Şirkette en önem verdiğim şey insan sermayesi. Teşekkür ederim Behçet hocama bu anımı hatırlattığı için. Yapay zeka sınırlı bizim geleceği kuracak insanlara ihtiyacımız var” diye kaydetti,
“Sabretmek gençken karşılaştığım en büyük zorluktu”
Öğrencilerin merak ettiği sosyal medya kullanımı ve iş hayatında karşılaşılan zorluklar konusunda bilgi veren Halıcı, konuşmasını şöyle tamamladı: “Dijitalte sosyal medya illa ki kullanılacak ama medyanın bize yardımcı olmak için var olduğunu unutmamak gerekir. Biz ona değil bakın o bize yardımcı olmalı. Dolayısıyla dijital alanda çalışan biri olarak kullanıma hayır diyemem ancak dengeli kullanımı öneririm. Öğrencilik sizin en öncelikli sorumluluğunuz. Gençken karşılaştığım en büyük zorluk ise sabretmekti. Bir iş kuruyorsunuz ve sizin gibi bunu yapan bin kişi var. Bu yüzden hedefe ilerlerken sabırlı olmak çok önemli. Girişimcilik maddi zorluk demektir elbette ama sabır varsa para yokken bile başarı olacaktır.