Denizcinin anasayfası

İTÜ ve Piri Reis’ten kadın denizciler için ortak akıl

İTÜ Denizcilik Fakültesi ve Piri Reis Üniversitesi 8 Mart Dünya Kadınlar Günü dolayısıyla ortaklaşa bir çalıştay düzenledi.

İTÜ ve Piri Reis Üniversitesi 8 Mart Dünya Kadınlar Günü dolayısıyla ortaklaşa bir çalıştay düzenledi. Denizcilik sektörünün kadın paydaşlarının konuşmacı olarak yer aldığı çalıştayın sonuç bildirisinin birkaç gün içinde açıklanacağı öğrenildi.

Çalıştay’ın sabah oturumu Piri Reis Üniversitesi’nde, öğleden sonraki oturumu ise İTÜ Denizcilik Fakültesi’nde yapıldı.

Sonuç bildirgesi önümüzdeki günlerde açıklanacak olan çalıştayda şu konuşmalar yapıldı:

Denizci kadınlar işinde gücünde

TMMOB Gemi Makineleri İşletme Mühendisleri Odası (GEMİMO) Yönetim Kurulu Başkanı Müh. Feramuz Aşkın: “Türkiye’de baktığımız zaman kadın istihdam oranı sanayide yüzde 35 civarında, en düşük istihdam alanı ise yüzde 10 civarında. Yüksek Öğretim mezunu kadınların işgücüne katılımları yüzde 65. Denizcilik okullarının iş gücüne katılımı ise bir anket sormadım ama yüzde 90’ın altında olmadığını biliyorum. Kadın milletvekili kadın üretici pozisyonundaki katılım maalesef yüzde 20 civarında, yükseköğretimde kadın profesör oranı ise yüzde 30’un biraz üzerinde.

Kadın denizciler yüzde 3

Kadın denizciler dünyadaki denizcilerin yüzde 3’ünü oluşturmaktadır. İLO ve tüm sendikalar buna karşı politikalar izlemektedirler. Zorbalık ve taciz sadece kadınlar için değil aynı zamanda tüm denizciler için de sorundur. Bu aslında kadınların denizde koşulların iyileştirilmesi, aynı zamanda erkekler ve kadın tüm denizciler için çalışma koşullarının iyileştirilmesiyle ilgilidir. Denizcilik sendikaları bu tehlikelere dikkat ederek dünya çapında 30 bin civarında olan kadın denizcilerin sağlıksız koşullarda çalışması sorununu çözmeye çalışmaktadırlar. Yapılan bir anket sonucunda, kadınların çoğunun – yüzde 50’inin üzerinde bir rakam – erkeklere karşı ayrımcı olmadığı ve eşit bir perspektiften iyi çalışanlar olarak görülmedikleri inancını ortaya çıkarmıştır.

Çoğunluk konteyner gemilerinde

Türkiye’de yapılan araştırmalara baktığımızda ise kadın denizcilerin mevcut durumunu içeren anket ve sorulara verdikleri cevaplar çok ilginçtir. Bu yapılan anketler iki yaş grubu içerisinde 23-23 ve 28-33 olarak yapılmıştır. Burada kadınlarımızın yüzde 85’i İngilizce bilmekte yüzde 15’i de İngilizce’nin yanında ikinci bir lisanı bilmektedir. Yükün türüne göre kadınlar yüzde 65’i konteyner olmak üzere daha sonra kuru yük gemisi ve tankerde çalışmaktadırlar. Yabancı dil seviyeleri yüzde 58 çok iyi, yüzde 42’si iyi olarak belirtilmiştir. Anneleri ve babalarının da yüzde 52’si üniversite mezunudur. Bu kadınlarımızın yüzde 15’i den herhangi bir aile bireyleri denizcilik kökeninden gelmektedir. Bu anket sonucunda yüzde 85’i aylık gelirin tatmin edici olduğunu yüzde 18’i orta düzeyde olduğunu yüzde 2’si tatmin olmadığını belirtmiştir. Türk kadın denizcilerin mesleğiniz hakkında ne düşünüyorsunuz sorusuna verdikleri cevap ise yüzde 52 iyi. Yüzde 26 çok iyi, yüzde 22 orta ama hiç kötü seçeneği seçilmemiştir. Denizcilik mesleğinin seçilmesinin başlıca nedenlerine verilen cevaplar ise yüzde 52 kazanç, dana sonra deniz sevgisi, özgürlük, farklı ülkelere seyahat etmek ve yüzde 6’da toplumdan ayrıcalıklı yüksek statüye sahip olmak şeklinde belirlenmiştir.

Yüzde 30’u tacize uğruyor

Kadın denizcilerin maalesef ki yüzde 30’una yakını tacize maruz kalmıştır. Bunun yüzde 19’u psikolojik, yüzde 4’ü duygusal ve geri kalanda maalesef ki cinsel taciz olarak belirtilmiştir. Bu kişilerden yüzde 12’si durumu hukuksal yönde çözerek şirketten ayrıldığını, yüzde 14’ün şirket yetkililerine şikâyet ederek gemisinin değiştirildiğini belirtmişlerdir.

Sayısız engelle boğuşuyorlar

Denizi kadınlarımız bugün hala meslek seçimi aşamasından profesyonelliğe kadar meslek yaşanılanların her aşamasında sayısız engel ve ön yargılarla karşılaşmaktadır. Çeşitli ayrımcılıklar ile yılmalarına maruz bırakılmalarına rağmen denizciliğin her konumda ve her kademede görevlerini hakkıyla yerine getirmektedirler. Eşit fırsatlar sunulduğunda kadınların gelişen toplum düzeninde azimleri, disiplinli duruşları, etik anlayışları ve kişisel gelişimine verdikleri önem nedeniyle fark yarattıkları aşikardır. Kariyer bariyerinin birçoğunu aşmayı başarmış sektördeki ve ülkedeki görevine devam ettiren kadın denizcilerle herkesin mücadelesini güçlendirerek devam ettirmesi gereken bazı konular olduğuna da dikkat çekmek isterim. Bunlar fırsat eşitsizliği, ücret eşitsizliği, sosyal haklar, deniz hayatındaki olumsuzluk, ötekileştirme ve ne yazık ki mobing, taciz, fiziksel ve duygusal şiddet. Hiç birini göz ardı etmeden bu durumların sektörün bütün alanlarındaki yoğunlukların tek tek incelenmesi gerekmektedir. İnceleme sonucunda stratejilerin ne t bir şekilde açıklanarak uygulanması ve takip edilmesi şarttır. Yoksa takipsiz bırakılan sözde çözüm önerileri ile ilerleme sağlanamaz.

Dünya kadının emeğiyle güzelleşir

Türk Mühendis Mimar Odalar Birliği Gemi Makine İşletme Mühendisleri Odası olarak 2016’dan bu seneye dek Dünya Emekçi Kadınlar Gününü Yakamoz Deniz ve Kadın sempozyumuyla da sektörümüz için daha anlamlı kıldığımıza inanıyoruz. Bu seneden itibaren 18 Mayıs Uluslararası Denizci Kadınlar Günü’nde yakamoz etkinliklerimizi sürdüreceğimizi sırası gelmişken sizlere duyurmak isterim. Biz denizci kadınları denizin ışıltısı, yakamoz olarak aldık. Karanlıkta tüm sektörü onların aydınlatacağına inandık ve sektördeki aslında cinsiyet eşitsizliği olarak tanımlanan bu algıyı kırmak, yok etmek için tüm bu davaya inanarak yola çıktık. Hep beraber güçlenerek devam edeceğimize ve dünyadan çok daha önce sektörde bunu yakalayacağımıza eminim. Dünya kadının emeğiyle güzelleşir. Unutmayalım kadın insandır bizlerse insanoğlu.

Kapt. Mustafa Can’a özel teşekkür

Konuşmamı bitirmeden evvel her zaman olduğu gibi bu tür aktivitelerimize sponsor olan sevgili Transbosphor’dan Kapt. Mustafa Can ve ailesine teşekkür etmek istiyorum. Dünyada eşitlik ve adalete inanan ve bu yolda mücadele eden herkesi sevgi ve saygıyla selamlıyorum.

Denizcilik bir kadın mesleğidir

İTÜ Denizcilik Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Özcan Aslan:

“Kadınların denizcilik hayatına başlaması Türkiye’de 20-25 yılı ancak buluyor. Şebnem Hocamın belirtiği gibi Atatürk Türk Kadınına seçme seçilme ve birçok hakkı birçok ülkeden çok daha önce vermiş ancak denizcilikte bu biraz geri kalmış. Fakat bu geçtiğimiz 20-25 yıl içinde bizim de yakından şahitlik yaptığımız üzere denizcilik ciddi bir dönüşüm geçirdi ve özellikle kadın mezunlarımızın çok ciddi başarılara imza attığını görüyoruz. Açılmayan kapıları başarılarıyla açtıklarına şahitlik yaptık. Açtıkları kapıdan peşinden gelen kadın mezunlarımızın istihdam alanına katıldıklarını gördük. Bugün hala bazı sektördeki şirketlerin kadın stajyer almıyoruz, mezun çalıştırmıyoruz gibi yaklaşımı var ama bu artık ilkel yaklaşımı yakın zamanda yerle bir olacağını düşünüyorum. Çünkü kadınlar bu yaklaşımı başarıları ve çalışmalarıyla kırdılar, biz de buna çok yakından şahitlik yaptık. Kadınların gücünden sektör olarak biz daha nasıl faydalanırız ve kadınları daha üst noktalara nasıl taşıyabiliriz ki onlar kendilerini zaten taşır bunları tartışacağız. Bizim çalıştığımız AB projesinde, Türkçesi sağlamlık, esneklik, dayanıklılık ifade edilen bir kavram var. Erkek ve kadını karşılaştırırlarken erkek anlık gücü ifade ederken kadın sürekli gücü ifade ediyor. Aslında artık günümüzde denizcilik anlık güçle değil sürekli sağlam esnek irade sahibi bir güçle yürütülen bir meslek. O yüzden diyorum ki denizcilik bir kadın mesleğidir ve kadınlarla beraber denizcilik mesleği çok daha üst noktalara gelecek.

Teknoloji kadının gücünü ortaya çıkartacak

İTÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Lütfiye Durakata:

“Bizlere kadın haklarını sağlayan Mustafa Kemal Atatürk’ü saygı; şükran ve minnetle anmak istiyorum. Denizcilik alanı aslında benim yabancı olduğum bir alan ama 21. Yüzyılın becerileri artık değişiyor dönüşüyor. Aslında denizcilik sektöründe de kadının gücü 21.yüzyılla birlikte çok daha ilerilere taşınacağını değerlendiriyorum. Denizcilik alanında iki hususu dile getirebilirim sözü fazla uzatmadan. Birincisi gerçekten de tasarımdan mühendisliğe, hukukundan, yönetimine araştırmasından temel bilimler araştırmalarının çeşitli alanlarına kadar çok geniş bir çerçeveye oturuyor aslında denizcilik çalışmaları. Burada özellikle 21. Yüzyılla birlikte bilişim alanı haberleşmenin gelişmesi tekniklerinin, teknolojilerinin ayrıca yapay zeka veriden öğrenme gibi yaklaşımlarla aslında fiziksel güç gerektiren işler artık biraz daha akılla bir alana çekilecek. Burada da kadınların gücü ortaya çıkacak. Dolayısıyla bu konuda kadın denizcilerin önünün çok daha açık olduğunu değerlendiriyorum. Öte yandan üç kıtanın ortasında üç tarafı denizlerle çevrili ülkemizde bu mesleği de daha çok kız öğrencilerin daha çok ilgisini çekmek için sektörün aktif rol oynaması gerektiğini düşünüyorum. Çünkü biz Pasifik’ten Atlantik’e yer yüzünün ne kadar denizlerinde var olursak aslında dünyadaki barışın ve iyiliğin de artmasına da o kadar vesile olacağımıza inanıyorum. Ben denizcileri biraz yer yüzündeki astronotlar gibi değerlendiriyorum. Buradan ikinci noktaya geçmek istiyor um. Bizler için bir metafor ama sizler için bir realite. Hepimiz aynı gemideyiz diyoruz. Siz bunu realitede yaşıyorsunuz. Aslında ne kadar farklılıklar olsa da bu covid döneminde de gördüğümüz gibi karşılaşılan zorluklar aramızdaki farklılıkları yok etti aslında. Herhangi bir zorluk ve sıkıntı olduğu zaman gerçekten dünyada da hepimiz aynı gemideyiz. Küresel, ekolojik sorunlar, barış gibi başarmamız gereken çok önemli meseleler var. Ve bu konularda aslında denizcilerin bizlere yol göstereceğini düşünüyorum. Çünkü siz aynı gemide hedefinize başarıyla yürüyorsunuz.

Erkek gümüşse kadın altındır

Piri Reis Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Oral Erdoğan:

“Öncelikle kadının hakkının tanınması kavramını yadırgadığımı söylemek istiyor um. Erkekler bir araya toplanıyor kadına hak veriyor. Ne kadar komik siz kimsiniz? İşe buradan başlamak gerektiğini düşünüyorum. Çok zor ama erkekler kabullenecek diye düşünüyorum. Buradan bağlantıyı şuna getiriyorum herkes bir ananın çocuğu. Tek tek kendiniz düşünün şu an kendi annenizin size verdiği değeri siz ona ne kadar veriyorsunuz? Sonra geçelim tüm kadınlara diye değerlendirmekte fayda var. Üçüncü nokta biraz finans tarafından bilgi sahibi olmaya çalıştığım için. Altın var gümüş var bu aralarda çok konu oluyor biliyorsunuz bir de petrol girdi yeniden ama ana konu altınla gümüş. Erkek gümüşse kadın altın. Sen altına istediğin kadar değer ver verme. O değerli. Hem de senden daha değerli. Ha bunu erkeğin kabullenmesi yüzyıllar alıyor demek ki. Kıyamet koptuğu gün herhalde eşitlik sağlanacak. Ciddi bir sorun var diye algılıyorum bu konuda. O yüzden mücadele eden kadınları saygıyla karşılamak ve anmak gerekiyor. Denizcilik sektörüne geldiğimizde yıllardır duyduğum bir kavram vardır. Burada da ilk üniversiteye başladığımda bazı hocalarımız tanıtım programlarında liseli çocuklara şöyle anlatıyorlar; denizcilik çok zordur, meşakkatlidir. Kadın için seçilmesi daha zormuş gibi bir hava. Bir kere bunu kırmak gerekiyor. Ayrıca sen kır kırma dünya zaten kırıyor. Yani denizcilik değişiyor. Gemi adamı kavramı gemi insanı kavramı hepsi değişiyor. İnsansız deniz araçları hat safhada devreye giriyor. Belki ileride gemiye de gerek kalmayacak.

Birinciler kız öğrencilerden çıkıyor

Başarı konusuna gelince denizcilikte eğitim anlamında söylüyorum bizim üniversitede birinciler genellikle denizcilik fakültesinde kız öğrencilerimizden çıktı, akademik başarı tarafı öyle. Denizlerde şu an çalışan veriler biraz paylaşıldı az önce daha da geniş veriler mümkün çok ciddi sayıda başmühendis ve kaptan kadın var. Birazdan da onlardan ikisi de zaten panelde yer alıyorlar. Geldikleri için onlara da teşekkür ediyorum. Notlar çok ama burada sadece açılış yapıyoruz söz kadının dememiz gerekiyor. O yüzden ben panelistlere teşekkür ediyorum. Yıllardır tanıdığım Ayşe Hanım’a da özel bir teşekkür borcumuz var. Her zaman böyle aktivitelerde öncü rol alıyor ve destek oluyor. Tekrar İTÜ’ye kurum olarak destek verdiği için böyle bir çalışmaya başta rektör olmak üzere teşekkür ediyorum.


Bunları da beğenebilirsin