Denizcinin anasayfası

Pandemide lüks teknelere ilgi arttı

Yaşanan pandemi süreci ile birlikte izole kalmak isteyenler teknelere yöneldi.

Tekne kiralamaya artan ilginin yanında tekne sahibi olmak isteyenlerin de sayısı arttı. Türkiye’de üretim yapan seri yat üreticisi Sirene Marine’in CEO’su Çağın Genç, “Tüm modellerimizde 2023 yılına kadar üretim kapasitemizi doldurduk, son dönemlerde 2024 için siparişler almaya başladık. En çok ABD ve Avrupa’dan geliyor” dedi.

Hürriyet’in haberine göre son 2 yıldır tüm dünyayı etkisi altına alan Koronavirüs salgını alışkanlıkları da değiştirdi. Daha izole kalmak isteyenlerin sayısı günden güne artıyor. Sosyal mesafe ve hijyen tedbirleri ise daha da önemli hale geldi. Özellikle kapanmaların artması, yurtdışına çıkışların kısıtlanması gibi sebeplerle teknelere olan ilgi de bir hayli yükseldi. Değeri milyon Euro’yu bulan tekneler için talepler artmaya başladı. Konuyla ilgili, Türkiye’nin en büyük seri yat üreticileri arasında yer alan Sirene Marine’in CEO’su Çağın Genç, Hürriyet’e açıklamalarda bulundu. Yaşanan pandemi sürecinde Tekne ve yatlara olan ilginin arttığına dikkat çeken Genç, “Pandemi nedeniyle tüm ülkeler tedbirler almaya başladı.

Alınan tedbirler seyahatlerin kısıtlanmasına neden oldu. İnsanlar diledikleri gibi seyahat edemedi. Yaşanan bu durum tekne sektöründe hareketliliğe neden oldu. Talep edilen tekne boyutu açısından yönlendirme yapmam yanlış olur ancak genel olarak sektörde tüm teknelere yönelimin arttı.Bunun sonucunda da tüm modellerimizde 2023 yılına kadar üretim kapasitemizi doldurduk. Son dönemlerde 2024 için siparişler almaya başladık. Tüm bu olanların ışığında biz de kapasitemizi arttırmak için yatırımlarımıza devam ediyoruz. İç piyasadan da olmakla birlikte daha çok Amerika ve Avrupa’dan Sipariş alıyoruz. Üretimimizin neredeyse yarısını ABD’ye ihraç ederken, çeyreğini de Avrupa’ya ihraç ediyoruz. Kalan çeyreği ise iç piyasadaki müşterilerimiz ile buluşturuyoruz” diye konuştu.

Üretim ve istihdam arttı

Pandemi sürecinde bazı senaryolar oluşturduklarına değinen Genç, “Belli bir noktadan sonra insanlar birikimlerini bu alana yatırmaya başladı. Denizin ortasında izole olma fikri herkesçe benimsenmeye başladı. Dünyanın her noktasında teknelere ilgi arttı. Bazı dönemlerde krizle birlikte ilgi azalabiliyordu. Ancak yaşanan pandemi sürecinde tekne ve yat sektörü olumlu etkilendi. Tekne kiralayanlar da tekne sahibi olmak istedi. İnsanlar hemen yazın tekneye binmek isteyince ilk kaporayı veren teknenin sahibi oldu. Pandemi sürecinin başlamasından 2-3 ay sonra bir anda durum değişti. 2019’da 2020 teknelerini sattığımız için üretimlerimizi arttırdık, istihdamı arttırdık. Müşterilerimize 2023’ten önce tekne veremiyoruz. Pandemi sürecinde 60’ın üzerinde tekne satışı gerçekleştirdik” diye konuştu. Türkiye’de tekne üretimi kapasitesinin çok ciddi boyuta ulaştığını vurgulayan Çağın Genç, artan ilgiden Türkiye’nin çok büyük fırsat yakalayabileceğine dikkat çekti.

500’e yakın tekne inşa ettik

Sirena Marine olarak 2006 yılında dünyaca ünlü Azimut Yat firmasının teknelerini üretmek için kurulduklarına değinen Genç, “Sonrasında kendi markalarımız olan Azuree, Euphoria ve Sirena Yachts ile üretimimize devam ediyoruz. Şu ana kadar 500’e yakın tekne ürettik. Açıkçası bu Türkiye yat üretimi için etkileyici bir rakam. Fabrikamızda 800’e yakın çalışanımız mevcut. 2017 itibariyle Ar-Ge merkezi başvurumuz kabul edildi, 2020 yılında ise Turquality programına kabul edildik. Bu hikâyenin en anlamlı anlarından birisi ise dünyaca tanınmış organizasyonlardan ödül almak… 2009 yılında ‘Azuree 33’ modelimiz ile aldığımız yılın teknesi ödülü ile başlayan süreçte özellikle son üç yılda Sirena Yachts ile art arda aldığımız kategorimizdeki en iyi tekne ödülleri ile pazardaki varlığımızı kabul ettirmiş olduk” ifadelerini kullandı.

Üretimlerini Orhangazi ve Tuzla’da toplam 150 dönümlük bir alanda gerçekleştirdiklerini belirten Çağın Genç, “Kompozit ve paslanmaz çelik atölyelerimiz sayesinde tren ve otobüs endüstrisinin önemli firmalarına parça tedariği yapıyoruz, bunların yanı sıra askeri projelere de parça üretimi yapıyoruz. Mevcut tesislerimizde 45 adet tekneye kadar üretim yapabiliyoruz. Teknelerimizi anahtar teslim olarak müşterilerimize teslim ediyoruz. Teknelerin her noktasında çalışanlarımızın el emeği var” diye konuştu.

Son 5 yılda markalarına Sirena Yachts’ı kattıktan sonra şirket olarak hem satış hem de kârlılıkta kayda değer bir ivme yakaladıklarını söyleyen Çağın Genç, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bundan sonraki 5 yılda ise amacımız hem ürünlerimizi çeşitlendirmek hem de yapacağımız yatırımlarla adetlerimizi arttırmak. Bunun için önümüzdeki iki yıl boyunca iki yeni model çıkararak ürün gamımızı tamamlamayı planlıyoruz. 2021 Cannes fuarında açıkladığımız üzere 2022 yılındaki Monaco fuarında yeni büyük tekne hattımızı tanıtarak ürün yelpazemizi çeşitlendirmeye çalışacağız.”


Bunları da beğenebilirsin